Mustafa Cem KAĞNICI

Mustafa Cem KAĞNICI

Doğa ve talan…

Son günlerde Karaman gündemini ilgilendiren birçevre katliamı olayı hem basında hem de sosyal medyada sıkça yer buluyor. Sadece bir bölgede değil; Taşkale’de,Avgan’da,Dereköy’de, Karaman’ın en verimli topraklarına sahip Karalgazi köyünde, Sarıveliler ve Ermenek İlçelerimizde ve daha yüzlerce noktada.
Mermer ocakları ve taş ocakları kimi yerlerde tarımsal alanları, kimi yerlerde orman alanlarını kimi yerlerde ise de sit alanlarımızı ciddi tehdit altında bırakmaktadır. Karaman’ın toplam yüz ölçümünün neredeyse yüzde 38’i maden alanı olarak ilan edilmiş durumdadır.
Çevre Şehircilik Bakanlığı ait Çevre Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Müdürlüğünün internet sayfasında sadece 2021 yılında başvurusu yapılmış 70 adet işletme bulunmaktadır ve bu rakam süreci devam eden işletmeler bazında bakıldığında yaklaşık 400 adettir. İzin başvurularının tamamlandığı veya tamamlamakta olduğu görülmektedir ve bu ise çevremiz için ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.
Taş ocakları ve mermer ocakları ile anılan bölgeler doğal yapısını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. Mermer ocağı çalışmalarının yürütülmesinden doğan, doğanın talan edildiği, tarım alanları ve meraların telafisi mümkün olmayacak şekilde zarara uğratıldığı,ardıç ağaçlarının kesildiği, faaliyet esnasında ortaya çıkan tozun, bitki yapraklarını kaplayarak solunumu ve fotosentezi engellediği, çiçeklenme döneminde döllenmeyi önlediği ve meyve oluşumunu azalttığı bilinmektedir.Oluşan moloz yığınlarınıntarım alanlarına, ormanlara ve meralara zarar verdiği, bu bölgelerde yaşamı imkânsız hale getirdiği ve özellikle bölgehalkının ve dolaylı etkileriyle tüm hemşerilerimizin sağlığına zarar verdiği açıkça ortadadır.
Ülkemizin hemen hemen her yerinde bu tür ocakların faaliyetleri sona erdikten sonra bölge öylece bırakılmış, kaderine terk edilmiş olarak kalmıştır. Maalesef bizleri de bekleyen son aynen böyledir.
Yaşam alanlarımızı korumak için tüm vatandaşlarımız dayanışma içinde olmalı, hukukun işletilmesi çabalarına destek verilmesi konusunda sorumluluk almalıdır. Karaman halkına, sivil toplum örgütlerine, mesleki örgütlere düşen; üzerindeki ölü toprağını atması ve çevresine sahip çıkmasıdır.Unutmayalım ki organize olmuş bir birlikteliğe ve haklı gerekçelerile bu tür projelere karşı çıkmak geleceğimize,yaşam alanlarımıza sahip çıkmaktır. Bu sahip çıkma konusunda sadece ilgili bölge halkı değil tüm Karamanlılar tepkisini ortaya koymalıdır.
Hiçbirnedenama hiçbir neden tarım alanlarını, tarihi alanları, tabii güzellikleri ve sağlığımızı yok etmeye gerekçe olamaz. 
Mermer ve taş ocakları tarımdan, gıdadan, doğamızdan ve yüzyıllardır orada yaşayan insanlarımızdan daha mı önemlidir?
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mustafa Cem KAĞNICI Arşivi