Mariinski'nin ilk Türk konuk şefi Cemi'i Can Deliorman, tarihi orkestrada 13 konser yönetti

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Cemi'i Can Deliorman, Rusya'nın tarihi orkestrası Mariinski Tiyatro Orkestrasının ilk Türk konuk şefi olarak geçen sezondan bu yana 13 konsere imza attı - Deliorman'ın bu sezon yönettiği ilk konserinde, dünya sahnelerinde tanınan genç piyanist İlyun Bürkev solist olarak katıldı ve genç sanatçı Rus müzikseverlerle buluştu

YASEMİN KALYONCUOĞLU - Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Şefi Cemi'i Can Deliorman, Rusya'nın tarihi orkestrası Mariinski Tiyatro Orkestrasının ilk Türk konuk şefi olarak geçen sezondan bu yana 13 konsere imza attı.

Deliorman, Rusya'nın St. Petersburg şehrindeki tarihi Mariinski Tiyatro Orkestrasında, geçen seneden bu yana yönettiği 13 konserde, repertuarın zorlu ve büyük eserleri ile Türk eserlerine de sıklıkla yer veriyor ve Türk solistleri konserlerinde ağırlıyor.

Bu sezon yönettiği ilk konserinde, dünya sahnelerinde tanınan genç piyanist İlyun Bürkev solist olarak katıldı ve genç sanatçı Rus müzikseverlerle buluştu.

Bu konserde Edvard Grieg'in "A minör piyano konçertosu"nu, Ulvi Cemal Erkin'in "2 Numaralı Senfonisi"ni seslendiren Bürkev ve şef Deliorman, müzikseverlerin beğenisini kazandı.

Deliorman'ın 22 Kasım akşamı Mariinski Orkestrasını yönettiği konserinde, Antonin Dvorak'ın "8 Numaralı Senfonisi" ile Cesar Franck'ın "Re Minör Senfonisi" sanatseverlere sunuldu.

- Deliorman, Rus dergisindeki iki sayfalık röportajda yer aldı

CSO Şefi Deliorman, 15 ve 22 Kasım konserlerinin yanı sıra Rusya'da yayınlanan "Opera" isimli dergiye iki sayfalık röportaj verdi.

Derginin "Tanıyın: Türk Şef Cemi'i Can Deliorman" başlığını attığı röportajda, şef Deliorman'ın eğitim hayatı ve müzikal yolculuğu okuyuculara sunuldu.

Röportajda, "Türk şef Cemi'i Can Deliorman'ın Mariinski Tiyatro Orkestrasının konsolunda görünmesi ilgi çekici. Yeteneğinin zirvesindeki Türk şef, müzik camiasında tanınıyor" ifadeleri kullanıldı.

Deliorman, röportajında, Türkiye'nin en önemli kültür kurumlarından biri olan CSO'nun 200 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu belirterek, orkestranın Avrupa'nın çoğu ünlü orkestralarından daha eski olduğunun da altını çizdi.

CSO'nun kuruluş öyküsünden de bahseden Deliorman, orkestranın büyük ve süreklilik arz eden bir geleneği olduğunu kaydetti.

Deliorman, "Ankara'nın orkestraya adanmış harika bir izleyici kitlesi var. Çok sayıda konser veriyoruz ve ünlü şefleri orkestramız ile sahne almaya davet ediyoruz." ifadesini kullandı.

Rus dergisindeki röportajda, "Ruslar, Türkiye'de dinlenmeyi severler. Tatil köylerini çok iyi bilirler, ama ülkenin müzik yaşamına çok daha az aşinadırlar. Türkiye, turistlere klasik müzik ve opera alanında ne sunabilir?" sorusuna Deliorman, şöyle yanıt verdi:

"Şef Valeri Gergiev ile yapmaya çalıştığımız şey, iki ülke arasındaki kültürel değişimi ve etkileşimi genişletmektir. Bunlar sadece yakın gelecek için değil, çok uzun vadeli iş birliği için de planlardır. Türkiye'nin kültürel yaşamı her bölgenin ayrı ayrı çok zengindir. Antik amfi tiyatrolarda yapılan planlı müzik festivallerimizde farklı tarzlarda müzikler sunuluyor. Antalya'da Rus turistlerin de katıldığı konserler de yönettim. Hepsi ilgiyle yabancı konuklarımız tarafından takip ediliyor."